Tatil sezonu devam ederken, hiç kuşku yok ki en büyük sorunlardan biri, çocuklu annelerin durumu. Tatil planları, elbette çocuk olmadığı dönemdeki kadar kolay yapılamıyor. Hele de çocuklar küçükse tatilin tatil formatından çıkıp küçük bir gezi formatına dönüşme olasılığı bulunuyor.
Çocuklu tatil başlı başına bir organizasyon gerektiriyor. Henüz tatil planınızı yapmadıysanız işte size işinizi kolaylaştıracak birkaç öneri;
Öncelikle tatile gideceğiniz bölgeyi seçerken hava koşullarına çok dikkat etmelisiniz. Özellikle Temmuz-Ağustos dönemi Akdeniz bölgesinde çok sıcak geçtiğinden, çocuklu tatil için her zaman çok uygun olmayabiliyor. Bu nedenle yurt içi tatil düşünenler açısından Ege bölgesindeki tatil yöreleri çok daha avantajlı olabilir. Yurtdışı düşünenler için ise aynı standartlarda Ege sahillerinden (özellikle Bodrum-Çeşme) daha ucuza çıkabileceğiniz Yunan adaları seçenekleri olduğunu da unutmayın.
Pasaport, vize, euro vs. demeyin, gerçekten daha uygun fiyatla aynı deniz ve tesis imkanını yakalama şansı bulunabiliyor. Her ne kadar Akdeniz bölgesi otel ve animasyon zenginliği açısından daha iyi bir seçenek olsa da, havanın durumunu gerçekten ciddiye almakta fayda var.
Çocuksuzken tercih ettiğiniz sessiz ve doğa dostu tesislere bir süreliğine veda etmenizde yarar var. Hem sizin ve çocuğunuzun sağlığı hem de o tesislerin sessiz ve doğa dostu kalabilmesi için. Tatile giderken çocuk dostu otelleri tercih etmeye çalışın. Tur acentelerinin bu konudaki deneyimlerini bizzat danışmanız yarar sağlayabilir. Çocuk dostu oteller, bir yandan günlük aktiviteler sayesinde çocukların eğlenmesini sağlarken, diğer yandan da size gün içinde nefes aldıracak zaman tanımış oluyor. Mini kulüpleri zengin olan birçok tesis var.
Bu tesisler, genellikle çocukları 3 ya da 4 yaşından itibaren kabul ediyor. Nispeten deneyimli sayılabilecek animatörler eşliğinde yüz boyamadan hamur oyununa kadar eğlenceli birçok aktivite yapılabiliyor. Bazı tesislerin çocuk kulüpleri, öğle yemeğini de kulüpte veriyor. Hatta, öğlen uykusu ihtiyacı duyan çocuklar için yatak imkanı da sağlanabiliyor. Tercih edip etmemek elbette elinizde, ancak özellikle bakmanız gereken bir de minik varsa, büyük çocuğun mini kulüplerde geçireceği sürenin uzaması sizin için avantajlı olabilir.
Çocuk dostu otellerin önemli özelliklerinden birini de yemek mönüleri oluşturuyor. Bu tür otellerde gerek bebekler gerekse küçük çocuklar için uygun yiyecekler ayrı bir büfede sunuluyor. Bebekler için hazır meyve püresine kadar (genellikle bedeli karşılığında veriliyor) sağlayan ve bavulun içine stok yapmanıza gerek bırakmayan birçok otel var.
Odaları denize yakın olan tesisleri tercih etmek, yaz sıcağında üç öğün (hatta birçok tesiste daha fazla) yemek, öğlen uykusu, sonra akşam yemek hazırlığı, çocukların tuvalet ihtiyacı gibi gerekçelerle sürekli odaya gitme işkencesini ortadan kaldıracaktır. Eğer ala carte restoranları olan bir tesis seçiyorsanız, odanızın bu restoranlara yakın olmasında yarar var. Çünkü çocukları yatırdıktan sonra 500 metre kadar çekim alanı olan bir telsiz ya da baby monitor programları aracılığıyla eşinizle bu restoranlarda yemek yiyebilirsiniz. Tek dikkat etmeniz gereken, çocuklar ağlamaya başladığı anda hızlı bir şekilde odaya ulaşabileceğiniz mesafede olmak.
Gideceğiniz tesiste denizin derinliği de yine dikkat edilmesinde yarar olan bir başka önemli boyut. Siz derin sularda yüzmek istiyor olabilirsiniz, ancak çocukların çok daha eğlenceli bir deniz serüveni yaşaması için nispeten sığ denizleri tercih edebilirsiniz. Birçok farklı bölgede birçok farklı seçenek olmakla birlikte, bu açıdan Sarıgerme ve Side bölgesindeki deniz derinliği daha düşük olduğu için iyi seçenekler olarak kayda geçebilir.
Gideceğiniz tesisin plajının kum mu deniz mi olduğuna da bakmalısınız. Kum plaj elbette çocukların oyunları ve sizin onlara katılımınız için çok daha tercih nedeni. Alacağınız küçük bir plastik kum havuzuyla saatlerce onları oyalayabilirsiniz.
Önemli konulardan biri, sağlık hizmeti olan ya da çok yakınında sağlık hizmeti alabileceğiniz tesisleri tercih etmek. Bu özellikle küçük çocuklu ve bebekli tatiller için geçerli. Sinek-böcek sokmasından güneş yanığına, ani yükselen ateşe kadar ani müdahale gerektiren durumlarda sağlık hizmetini hızlı şekilde alabilmenizde yarar var.
Son olarak fiyat karşılaştırması yaparken dikkat etmenizde yarar olabilecek unsurlara da kısaca değinelim. Uygun fiyat ya da erken rezervasyon imkanları nedeniyle birçok aile tatil planını birkaç ay önceden yapıyor. Ancak son yıllarda tur şirketlerinin bu avantajlarının pek anlamı kalmadığını da unutmayın.
Sezon fiyatlarıyla erken rezervasyon arasında fark neredeyse hiç kalmamış durumda. Tatil fiyatlamasını yaparken kredi kartı ile yapılacak ödemelerde taksit sınırlaması geldiğini unutmayın. Sonradan karşılaşabileceğiniz sürprizlere önceden hazırlıklı olmak için faydalı olabilir.
Uçak biletlerini de tesislerdeki odaları da alırken, mümkünse sigortalı alım yapmayı tercih edin. Ödeyeceğiniz küçük bir sigorta bedeli karşılığında çocukların sağlık sorunu nedeniyle yaşanabilecek seyahat iptallerine karşı kendinizi korumaya almış olursunuz. Ramazan dönemi, son yıllarda yaz aylarına denk geldiğinden, iç turizme yönelik çalışan birçok tesiste son dakika fiyatlarıyla iyi oda bulma şansına da sahip olabilirsiniz. Bunu da bir seçenek olarak değerlendirin.
Eğer bakıcınızla birlikte tatil yapacaksanız, bakıcınızın yasal durumunu mutlaka dikkate almalısınız. Çalışma izninde sorun olan ya da vizesi dolmuş yabancı bakıcılar için Türkiye’de gördükleri son yer o tesisin resepsiyonu olabilir.