Bebeğin en temel donanımları reflekslerdir. Bu reflekslerin varlığı başlangıçta yaşamı sürdürme açısından çok önemlidir ve sinir sisteminin iyi gelişmiş olduğunun bir işaretidir. Ancak bir yıl içinde bebek büyüdükçe daha üst beyin yapıları gelişir ve bu refleksler yavaş yavaş ortadan kalkarak, yerlerini istemli hareketlere bırakırlar. Bebeğin yaşamsal reflekslerinden biri emme ve bununla bağlantılı olan arama refleksidir.
Bebeğin yanağına memenin ucu değdiğinde bebek başını o yöne doğru döndürerek ağzıyla memeyi arar. Meme, parmak veya herhangi bir şey ağzına verildiğinde emmeye başlar. Bebek bazen beslenmek için bazen de kendini rahatlatıp yatıştırmak için emer. Bir başka refleks de, bebeğin karnı yere değecek şekilde yatırıldığında emeklemeye benzer hareketler yapmasıdır.
Ayak tabanları yere değecek şekilde dik tutulduğunda da adım atma hareketi yapar. Ancak tüm bu reflekslerin gerçek emekleme ve yürüme davranışıyla bir ilişkisi yoktur ve bir süre sonra kaybolur. Diğer önemli bir refleks de yakalama refleksidir.
Bebek avucunun içine konan herhangi bir şeyi parmaklarıyla sıkıca kavrayarak tutar. Reflekslerden biri de bebeği elleyip bellerken davranışınızın sert olup olmadığı konusunda size bilgi sağlamaktadır. Eğer bebeğin çok ağır olan başını elinizle desteklemeden yatağa bırakıyor ya da onu çok sert bir şekilde kaldırıyorsanız bebek, ellerini ve ayaklarını iki yana doğru açıp tekrar karnına doğru çeker.
Bu refleks ani gürültülerde de ortaya çıkar. Bebeğin boyun kasları, beyin ile beden arasındaki bağlantıyı sağlayan boyun omurgalarını ve sinirleri destekleyecek kadar güçlü değildir. Bu yüzden yeni doğanın boynunu elinizle desteklemeye ve kendisi başını dik tutabilene kadar buna özen göstermeye çalışın. Bebeği havaya atıp tutmayın ve sarsmayın.