Çocuklarda El Ayak Ağız Hastalığı Sendromu Belirtileri Nelerdir?

Kendini en çok yüksek ateş, el ve ayakta döküntü, ağız içinde aft benzeri yaralarla gösteren genellikle coxcakie A, nadiren coxcakie B adı verilen virüslerin neden olduğu bir hastalıktır. Coxcakie; enterovirüs ailesinden küçük boyutlu bir barsak (RNA) virüsüdür. En sık koksaki virüs A16, sonra A4-7, A9, A10, B2, B5′in etken olduğu bulaşıcılığı yüksek, hafif seyirli bir enfeksiyon hastalığıdır.

Çoğunlukla 5 yaş altı çocuklarda gözlenir. Ateş , elde ayaklarda ve ağız mukozasında döküntü ile kendini gösterir. Hastalık sıklıkla ateş, iştahsızlık, boğaz ağrısı ile başlar. Ateş başladıktan 2-3 gün sonra, ağızda herpanjina (Ağzın arka bölümünde meydana gelen küçük vezikül ve yaralar) adı verilen ağrılı, su dolu döküntüler meydana gelir. Küçük kırmızı lekeler olarak başlayan lezyonlar ülserleşir. Deri döküntüsü 1-2 gün sonra gelişir.

Ayak tabanı ve el ayalarında meydana gelen düz kırmızı noktalar halinde başlar, daha sonra su toplar. Nadiren döküntüler dizlerde, dirseklerde, kalçada veya genital bölgede olabilir. El-Ayak-Ağız Hastalığı bulunan hastaların hepsinde tüm döküntüler birden olmayabilir, sadece ayakta, sadece elde veya ağızda sınırlı bir alanda kalabilir.

El Ayak Ağız Hastalığı (sendromu) Belirtileri Nelerdir?

  • Ateş,
  • Baş ağrısı,
  • Kusma,
  • Halsizlik,
  • Kırıklık,
  • Kulak ağrısı,
  • Boğaz ağrısı,
  • İştah kaybı,
  • İshal,
  • Ağız burun veya yüzde ağrılı lezyonlar, ülserler, vezikül veya püstüller,
  • Yaralar veya kabarcıklar küçük çocukların ve bebeklerin kalçalarında da mevcut olabilir,
  • Vücut döküntüleri; avuç içi, ayak tabanı, ağız içi ve bazen dudaklarda görülen daha sonra deri ülseri ve püstüllere dönüşebilen kızarıklıklar. Döküntü çocuklar için nadiren kaşıntılıdır ancak yetişkinler için son derece kaşıntılı olabilir.

Tedavisi Nasıldır?

Bu dönemde ağız içindeki ağrılı yaralardan dolayı çocuklar iştahları olduğu halde yemek yiyemezler. Daha çok çorba, süt gibi sıvı yiyecekler ve yoğurt gibi serin, ağızdaki yaraları ağrıtmayan yiyeceklerle beslenmeleri önerilir. Ağız içi yaraların ağrısını azaltmak ve iyileşme süresini hızlandırmak için çeşitli spreyler, döküntüler için kurutucu losyonlar kullanılabilir. Hastalık viral bir infeksiyon olduğu için antibiyotik tedavisi yoktur. Kendi seyrini tamamladıktan sonra iz burakmadan iyileşir.

Yetişkinlerde De Görülür Mü?

Erişkinlerde daha az görülür, ancak immün yetmezlikli (bağışıklık sistemi bozuk) olanlar hastalığa karşı çok hassastırlar. Nadiren erişkinlerde ortaya çıkan bu hastalık kreş ve okula giden 10 yaşın altındaki çocuklarda daha sık görülür.

Ne Kadar Sürer?

Bulgular 7-10 gün içinde geriler.

Bulaşıcı Mıdır?

El-Ayak-Ağız Hastalığı insandan insana direk temas ile bulaşan viral bir hastalıktır. Hastalığa neden olan virüsler burun ve boğaz bölgesine yerleşir. Ayrıca gaitada ve döküntülerin içindeki sıvılarda bulunurlar. Bu sebeple feka-oral yolla ve lezyonlara direk temas ile insandan insana bulaşabilirler. Hastalar hastalığın ilk haftasında oldukça bulaştırıcıdır.

Hastalığın semptomları düzeldikten sonrada bir süre taşıyıcı kalırlar. Bu nedenle hastalık çok bulaşıcıdır ve hastaların hastalık tamamen düzelene kadar izole edilmelerinde yarar vardır. Birçok erişkinin de hastalığı hiç semptom oluşmadan taşıyabileceği unutulmamalıdır. Tipik olarak, genellikle yaz ve sonbahar aylarında, anaokulu veya kreşlerde salgınlara yol açar. Olağan kuluçka süresi 3-7 gündür.

Tekrarlar Mı?

El ayak ağız hastalığına, genellikle çocukluk döneminde hastalığa neden olan virüse maruz kaldıktan sonra antikor üretilerek yaş ilerledikçe bağışıklık geliştirilir. Ne var ki, ergenlerin ve yetişkinlerin de hastalığa yakalanması mümkündür.

Antibiyotik Kullanımı Sakıncalı Mıdır?

Evet. Ağız florasını bozarak ağız içi aftların artmasına neden olabilir.

El Ayak Ağız Hastalığından (Sendromundan) Nasıl Korunmak Gerekir?

Aşısı yoktur. Hasta ile temastan kaçınmak ve bazı temel temzilik kurallarına dikkat ederek hastalıktan korunmak gerekir.

El temizliğine dikkat etmek, özellikle tuvalet kullanımı sonrası veya bez değiştirdikten sonra mutlaka el yıkamak,

Oyuncaklarda dahil olmak üzere çocukların kullandığı tüm malzemelerin yüzey temizliğini ve dezenfeksiyonunu doğru yapmak (ilk olarak sabunla temizleyip daha sonra bir tatlı kaşığı çamaşır suyu ile hazırlanmış 4 bardak su ile temzilemek),

Hastalarla yakın temastan (öpüşme, sarılma gibi…) ve ortak tabak bardak kullanımından kaçınmak,

Spesifik bir tedavisi olmayan hastalıkta semptomları hafifletmek için bazı önlemler alınabilir;

  • Ateş düşürücü ve ağrı kesici,
  • Ağız yaralarına karşı ağrı kesici solusyonlar kullanılabilir.

Doktora Ne Zaman Gidilmelidir?

Yüksek ateş başladığında aslında mutlaka doktorun görmesi gereklidir. Ayrıca döküntü eklendiğinde de diğer döküntülerle ayırıcı tanısı açısından doktorun görmesinde fayda vardır.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz