Bir kere grip olmuşsanız dinlenmek ve bol bol sıvı tüketmek dışında yapabileceğiniz pek bir şey yoktur. Bazı durumlarda doktorunuz antiviral bir ilaç reçete edebilir ve hastalığın seyri hafifleyebilir; ama bu ilaçların ne kadar işe yaradığı çoğu kez tartışma konusudur. Öte yandan yatıp beklemek dışında bitkilerin yardımıyla grip dönemini daha hafif şekilde geçirmeniz, daha çabuk iyileşmeniz ya da en baştan gribi önlemeniz mümkün olabilir.
Grip burun, boğaz ve akciğeri yani solunum sistemini etkileyen viral bir enfeksiyondur. Grip virüsleri hapşıran, öksüren ya da konuşan bir grip hastasından veya telefon ya da kapı kolu gibi mikrop bulaşmış nesnelerden sağlıklı kişilere bulaşabilir. Öksürük, ateş, boğaz ağrısı, baş ağrısı, halsizlik, burun tıkanıklığı gibi pek çok yıpratıcı belirti de gribi çabuk atlamak istemek için yeterlidir. Aşağıda gribi daha kolay kapı dışarı etmeniz için işinize yarayacak bitkisel reçetelerden bazılarını bulabilirsiniz.
Ekinezya
Amerikan yerlilerin yılan ısırıklarını, yaraları ve enfeksiyonları iyileştirmek için 400 yıldan fazla bir süredir güvendikleri bir bitkidir ekinezya. Bilimsel araştırmalar ekinezyanın bağışıklık sistemini güçlendirdiğini ve grip virüslerine karşı koruduğunu göstermiştir. Vücudun direncini düşüren etkenlere karşı ekinezya harekete geçer ve vücudun hastalıklara karşı kendini savunma mekanizmasına destek olur.
Son yıllarda ekinezyanın adının öne çıkması sayesinde artık piyasada hemen her çay markasında ekinezya çayı bulmanız mümkün. Ekinzeya çayı içerek grip belirtilerini hafifletmeyi deneyebilirsiniz.
Zencefil
Çok eski zamanlardan beri (2000 yılı aşkın bir süreden söz ediyoruz) Asya, Hindistan, Arabistan gibi farklı bölgelerde taze zencefilin şifa veren bir bitki olarak pek çok sağlık problemi için kullanıldığını görürüz. Sindirim problemleri, bulantı ve mide bozukluğuna karşı zencefil en çok önerilen bitkisel çözümlerin başında gelir. Güçlü bir iltihap giderici olan zencefil nesiller boyunca soğuk algınlığı, grip ve baş ağrısı için de kullanılagelmiştir.
Zencefil özellikle akciğer ve sinüslerde toksinlerin barınmasını önler ve rahat nefes almanız için solunum sisteminde hava yollarının açık kalmasını sağlar.
Vücut ısısını arttıran zencefil ter atmak için birebirdir. Gribi daha kolay atlatmak için kendi zencefil çayınızı hazırlayabilirsiniz. Bir bardak sıcak suya taze doğranmış zencefil dilimlerini ve bir tarçın çubuğunu ekleyin. 20 dakika kadar bekledikten sonra çayınızı süzerek içmeniz tavsiye edilir.
Sarımsak
Sarımsağın kalp hastalıklarından kanserden korunmaya dek pek çok korkulu hastalıklar da bile önerildiğine şahit olmuşsunuzdur. Gerçekten de sadece bakterilere ve mantara karşı değil virüslere karşı da güçlü bir savaşçıdır bu bitki. İçerdiği alisin maddesinin etkili bir şekilde kendini gösterebilmesi için çiğ sarımsağın doğranmış şekilde ve doğrandıktan sonra 1 saat içerisinde tüketilmesi önerilir. Günde 3-4 diş sarımsakla gribi çok daha kolay atlatabilirsiniz.
Çiğ sarımsağı taze domates suyuyla veya domates çorbasıyla karıştırmanız da gribin etkilerinden kolayca sıyrılmanız içinbaşka bir yöntemdir. Domates çorbasından hoşlanmayanlar, diğer çorbalarına da birkaç diş çiğ sarımsak ekleyebilirler. Çorba kasenize önce doğranmış ya da dövülmüş çiğ sarımsağı ekleyip ardından üzerine ılık çorbanızı ekleyin ve karıştırıp afiyetle için.
Basit sarımsak çayı: 1-2 diş sarımsağı ufak ufak doğrayın ya da dövün. Sarımsakları bir fincan sıcak suya kattıktan sonra karışımın demlenmesi için bekleyin. İşte basit sarımsak çayınız hazır!
Zerdeçal
Griple birlikte boğaz ağrısı ve öksürükle de boğuşmak zorunda kalanlar zerdeçalın iyileştirici özelliklerinden yararlanabilir. Zerdeçalda bulunan kurkumin maddesi ve diğer uçucu yağlar boğaz ağrısı, öksürük benzeri belirtileri hafifletmek için harekete geçer ve durumun kötüleşmesini önler.
Bir bardak ılık süte bir iki tutam zerdeçal ekleyerek bu baharatın nimetlerinden faydalanabilirsiniz. Süt sevmeyenler zerdeçal çayı ile de olumlu sonuç alabilir. Zerdeçal çayı için 4 fincan su kaynatın. Bu suya 1 yemek kaşığı toz zerdeçal katın ve 10 dakika boyunca demlenmesini bekleyin. Çayınıza ılıdıktan sonra bir tatlı kaşığı bal ekleyip biraz da limon sıkabilirsiniz.
Bal, bağışıklık sistemini korur, antibakteriyel ve mikrop öldürücü özellikleri de bulunur. Hazırladığınız çaylara veya sütünüze ekleyeceğiniz bir kaşık bal hastalıkla savaşma gücünüzü arttıracak, boğazı yumuşatmaya ve mikropları öldürmeye yardımcı olacaktır. Ancak balı bir yaşın altındaki çocuklara vermeyin ve kaynar sıcaklıktaki içeceklerle karıştırmayın. İçeceğinizin ılımasını bekleyin. Aksi takdirde balın toksik özellikleri ortaya çıkabilir.
Limon
C vitamini deposu limon vücudun hastalıklara karşı kendini daha iyi savunabilmesine destek olur. Taze sıkılmış limon suyunun grip virüsünün gücünü kırdığı ve balgamı azalttığı belirlenmiştir. Çayınıza, çorbalarınıza bolca limon sıkabilirsiniz. Ayrıca sıcak ya da soğuk limonata tüketmek de sizi gripten koruyacak ya da çoktan hastalığa yakalanmışsanız hastalığı hafif geçirmenizi sağlayacaktır.
Ev yapımı limonatalarda şeker yerine 3-4 kaşık bal ve çok az da taze zencefil kullanmanız daha sağlıklı bir seçim olabilir. Limonata ile gripten korunacağım derken vücudunuza şeker gibi bir zehirle yüklenmeniz sağlıklı olma yolunda tezat oluşturacaktır.
Nane Çayı
Limon ve nane bizim kültürümzde epey yaygın olarak faydalanılan, son derece eski doğal reçetelerden biridir. Vücudun hastalıklarla savaşmasına yardımcı olacak pek çok besleyici madde içerir. Balgam söktürücü özelliği ile grip sırasında rahatlama sağlayabilir. Nane çayı ayrıca baş ağrısını da alır. Hazır satılan bitki çayları arasından nane çayını alıp içebilirsiniz. Dilerseniz de taze nane yapraklarını doğrayıp bir bardak sıcak suda demledikten sonra kendi hazırladığınız nanenin çayını da gribin etkileriyle savaşmak için kullanabilirsiniz.
Yeşil Çay
Yeşil çayı gündelik hayatınızda alışkanlıklarınız arasına almanız, sağlığınızı korumak adına atacağınız en doğru adımlardan biridir. Günde 2 bardak yeşil çay sizi sadece gripten değil pek çok hastalıktan uzak tutabilir. Ancak eğer gribi önlemekte geç kaldıysanız ve can sıkıcı belirtileri ile çoktan karşı karşıya kalmışsanız günde 3-4 fincan yeşil çay içerek hastalığın seyrini hafifletip süresini kısaltabilirsiniz. Yeşil çay vücuda kendisini savunması ve toksinlerden arınması için güç katar.
Yeşil çayınıza balgamdan kurtulmak için limon sıkabilir ve antibakteriyel özelliğinden yararlanacağınız balı ekleyebilirsiniz.
Burun Tıkanıklığını Gidermek İçin
Burun tıkanıklığı gribin en nahoş belirtilerinden biridir. Nefes almakta zorlanmak yemek yemekten tutun da uykuya dalmaya kadar pek çok şeyi zorlaştırır. Baş ağrısı ve sersemlik hissi de beraberinde gelir. Burun tıkanıklığından kurtulmak için yüzünüze buhar banyosu yaptırmanız tavsiye edilir.
Yüzünüze buhar banyosu yaptırmak için sos tenceresi gibi küçük bir tencerede su kaynatın. Su kaynadıktan sonra altını kapatıp tencereyi ocaktan alın. Masa veya sehpa önüne rahat bir şekilde oturun. Yüzünüzü -yakmayacak mesafeyi ayarlayarak- tencereye yaklaştırıp su buharına tutun. Buharın kaçmaması için başınızın üzerine bir havlu koyup tencereye doğru sarkıtabilirsiniz. Tıkanıklığı daha çabuk açmak için kaynamış olan suya bir iki damla okaliptüs yağı damlatmanız önerilir.
Gripten Korunmak İçin;
Gün içinde ellerinizi sık sık yıkayın. El yıkama fırsatı bulamayacağınız zamanlar için yanınızda kolonya veya alkollü el temizleme mendilleri taşıyabilirsiniz.
Kirli ellerinizle ağzınıza, burnunuza ve gözlerinize dokunmayın. Grip virüsleri bu şekilde vücudunuza bulaşabilir.
Gribin salgın şekline dönüştüğü günlerde alış veriş merkezi, toplu taşıma aracı gibi kalabalık yerlerden olabildiğince uzak durmaya çalışın.
Taze meyve ve sebze ağırlıklı beslenmeye, bol su içmeye özen gösterin. Bağışıklık sisteminizin zayıf düşmemesi için beslenmenize dikkat edin.
Gün içerisinde gribi önleyen veya bağışıklık sistemini güçlendiren bitki çaylarını bal ve limon katarak içebilirsiniz.
Stres veya uykusuzluk gibi vücudun savunma sistemini zayıf düşüren faktörlerden kaçınmaya çalışın.