
Kadınlar çoğunlukla 45 yaşından sonra yaşadıkları menopoz döneminde ciddi bir hormonal değişimle karşılaşır ve başta östrojen olmak üzere cinsiyet hormonlarının üretimi azalır. Birçok kadın doğurganlığın sona erdiği menopoz dönemi hakkında endişelidir. Oysa, menopoz bir hastalık değil özel bir süreçtir ve bu süreç ne kadar iyi bilinir ve yönetilirse, o kadar sağlıklı yaşanır…
Menopoz Nedir?
Menopoz doğurganlığın sona ermesidir. Menopoz süreci üç dönemden oluşur:
Menopoz öncesi dönem: Hormon üretimi yavaşlar, adet döngüsü düzensizleşir ve memelerde hassasiyet gözlenebilir.
Menopoz dönemi: Cinsiyet hormonlarının üretimi sona erer. Adet bozuklukları ve olası menopoz şikayetleri artar.
Menopoz sonrası dönem: Son adetin görülmesinden, bir yıldan fazla bir süre sonra yaşanır. Vücut yeni hormon dengesine adapte olmaya başlar ve süreç tamamlanır.
Menopoz Ne Zaman Başlar?
Dünyada ortalama menopoz yaşı 48-52 iken, ülkemizde ortalama menopoz yaşı 45-47’dir.
Menopozda Vücutta Nasıl Değişimler Gözlenir?
Menopoz hormonların, salgı bezlerinin, doku ve organların katıldığı karmaşık bir süreçtir. Her dört kadından üçünde menopoz şikayetleri gözlenir. Başta östrojen olmak üzere, cinsiyet hormonlarındaki eksikliğin menopozda oluşan sıcak basmasını ve geceleri yoğunlaşan terleme ataklarını tetiklediği ve uyku bozukluklarına yol açtığı bilinmektedir. Bu da yorgunluğa, performansta düşüşe ve depresif duygu durumuna yol açabilir.
Menopozda en sık görülen diğer belirti ve şikayetler sinirlilik, yorgunluk, uykusuzluk, depresyon, kemik erimesi (osteoporoz) ve hızla kilo almadır. Bu dönemde, cinsel istekte azalma ve vajinal kuruluk gözlenebilir. Cinsiyet hormonlarının eksikliği ayrıca rahim ve meme dokularında küçülmeye neden olur.
Menopoz döneminde, birçok kadın idrar yolu enfeksiyonlarından ve idrar kaçırmadan da şikayetçidir. Saçlarda incelme ve dökülme, ciltte sarkma ve leke oluşumu da, görülen diğer menopoz şikayetleri arasındadır.