Gazeteci yazarlarımızdan Ahmet Rasim 1864-1932 yılları arasında İstanbul’ da yaşamıştır. Çok yönlü ve üretken yazarlarımız arasındadır. Roman, hikaye, anı, şiir, makale, tarihi yapıt gibi çok çeşitli alanlarda eser yazmış, bunun yanında tercüme eserlere de imza atmıştır. Ahmet Rasim, ders kitapları da yayımlamış; fıkra ve makale türünde öncü eserler ortaya koymuştur.Bir dönem Hüseyin Rahmi Gürpınar ile çıkarttıkları mizah dergisi yazın dünyamız için önemlidir.
Şehir Mektupları Hakkında
Ahmet Rasim’ in 1897-1899 yılları arasında yazdığı Şehir Mektupları, Ahmet Rasim’ in oldukça tanınmış bir eseridir. Doğup büyüdüğü İstanbul’ u kendine has üslubu ile dönemin sosyal, tarihsel ve siyasal dokusu içinde anlatır. Şehir Mektupları, geniş ve çok boyutlu konuları ile İstanbul tarihini yaşatmaktadır.
Şehir Mektupları Özeti
Ahmet Rasim Şehir mektuplarında yaşadığı şehri, bu şehrin gündelik hayatını ve sosyal ilişkilerini ortaya koymaya çalışmıştır. Dört ciltlik eserin tamamında 450 mektup bulunmaktadır. Her mektup 1’ den 450’ ye kadar bir rakamla tanımlanmıştır. Ahmet Rasim, mektuplarında İstanbul’ a yönelik sevgi ve hassasiyetini de yer yer hissettirir.
Şehir Mektupları Ahmet Rasim’ in mektup adını verdiği kısa metinlerle İstanbul’ u konu edindiği oldukça geniş kapsamlı bir eserdir. Eserde her bir mektup, kısa metinler halinde yazılmıştır ve İstanbul’ un herhangi bir güzelliğine, yazarın tanık olduğu bir olaya, İstanbul insanlarına, insanların yaşam tarzlarına, yaşanan anlık bir sahneye, ramazanlara, geleneklere, bayramlara değinir. Ahmet Rasim, gözlemlerini yer yer mizansel bir üslupla dile getirirken, 2. Abdulhamit döneminin İstanbul’ una tanıklık eder.
Ahmet Rasim, Şehir Mektuplar’ ında yer alan metinleri karşısındaki bir insanlar sohbet eder gibi kaleme almıştır. Bu sebeple içten ve yalın bir dil kullanır. Ayrıca yazar, kimi mektupta kendi içsel dünyasından bahseder. Dostlarıyla geçirdiği bir günü anlatırken aslında dönemin İstanbul’ unda sosyal ilişkiler hakkında ipuçları verir.
Ahmet Rasim doğup büyüdüğü İstanbul’ u ilk mektubunda dönemde İstanbul’ un özdeşleştiği detayları kullanarak biçimsel olarak anlatır. Ayrıca yazarın dönemin siyasetinin ve ülkenin tarihi birikiminin nabzını tuttuğu, düşünce dünyasına yönelik ipuçları veren satılarından anlaşılmaktadır.