Tevfik Fikret 24 Aralık 1867’de İstanbul’un Kadırga semtinde dünyaya gelmiş ve yaklaşık elli yıl süren hayatına çok ses getiren şeyler sığdırarak Türk Edebiyatında ve Türk Fikir Hayatında kendinden söz ettiren ender kişilerden birisi olmuştur. 12 yaşında annesini kaybeden yazarın babası da saraya jurnallendiği için Arabistan’a sürgüne gönderilmiş, 19 yıl orada kalmış ve orada ölmüştür. Bakımını anneannesi ve büyük yengesi yapmıştır.
Küçük yaşta annesini kaybetmesi onu derinden etkilemiştir. Mahmudiye Valide Rüştiyesi’nde ve Galatasaray Sultanisi’nde eğitim gören yazar Galatasaray Sultanisi’nde Recaizade Ekrem, Muallim Naci, Muallim Feyzi gibi edebiyatımızın seçkin isimlerinin öğrencisi oldu. Mezun olduktan sonra Hariciye Nezareti İstişare Odası’nda, Maarif Mektubi Kalemi’nde, ve Sadaret Mektubi Kalemi’nde bir müddet çalıştı. Bir yandan da Yüksek Ticaret Okulu’nda Fransızca ve Türkçe dersleri verdi.
“Tevfik Fikret” Edebiyatımızdaki Yeri
Fikret küçük yaşlarda şiir yazmaya başladı. Şiir yazım sürecinde bir zaman öğrencisi olduğu Recaizade Mahmut Ekrem ile Muallim Naci’nin şiirleri arasında tercih yapamadı. Hangisinin izinden gideceğine karar veremedi. İlerleyen yıllarda o dönemde edebiyatımızın ciddi anlamda etkilendiği Fransız Edebiyatıyla tanıştı. Fransız sanat adamı François Coppe’den etkilenmeye başladı. Ardından da yaptığı sentezlerle kendi şiirlerini oluşturdu. Şiirlerinde son derece titizdi. En küçük ayrıntılara bile dikkat ederdi. Zaten onun bu titizliği ve gerek dünya görüşü gerekse sanat görüşü onu edebiyatımızda farklı kılmıştır. Titizliği ve ayrıntılar hususundaki seçiciliği ile kendine has bir üslup oluşturarak büyük tartışmalarla birlikte dönemin edebiyatında, dünya görüşünde ve şiirinde büyük bir etkiler uyandırdı.
Şiirde sürekli yeniliklerin peşinde oldu. Şiirlerinde toplumsal sorunlara çok büyük ağırlık vermiştir. Özellikle sis şiirinde işlediği toplum sorunlar çok konuşulmuştur. Ayrıca bu şiirinde yaptığı betimlemeler bu konuda ne kadar usta olduğunu göstermektedir. Şiirlerinde oğlu Haluk’un büyük etkisi vardır. Oğlunu çok sevmektedir. Ona yazdığı şiirlerinde aslında tüm Osmanlı Gençliğine seslenmektedir. Bu şiirlerde çalışkanlık, vatan sevgisi, hak ve hukukun savunucusu olma gibi erdemleri tavsiye etti.
“Tevfik Fikret” Eserleri
- Rübab-ı Şikeste (1900-1984) Toplumsal sorunlara ağırlık veren şiirlerinin bulunduğu bir eserdir.
- Haluk’un Defteri (1911-1984) Kendi oğlu Haluk ve memleket için en umutlu ve en iyimser olduğu şiirlerdir.
- Rübabın Cevabı (1911-1945) Halkın sıkıntılarını, acılarını anlatır.
- Şermin (1914-1983)
- Tarih-i Kadim (1905)
- Son Şiirler (1952. Yay. Haz. Cevdet Kudret)